Haber

Başkan Soyer: Ortak akıl oluşturmaya çalışıyoruz

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Türkiye’nin gerçek turizm potansiyelini yansıtamamasının nedeninin planlama ve sağduyu eksikliği olduğunu söyledi. 16. TTI İzmir Uluslararası Turizm Fuarı ve Kongresi ile 2. TTI İzmir Outdoor Kamp, Karavan, Tekne, Outdoor ve Ekipmanları Fuarı’nın Liderler Oturumu’na katılan Soyer, “Devlet tüccar olmasın. Devlet dinlemeli. Ortak akıl oluşturmaya çalışıyoruz ve bir araya gelerek sektörü dinliyoruz. Birlikte karar almaya çalışıyoruz. Bu nedenle yurtdışında İzmir ofisleri açıyoruz” dedi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı himayelerinde, İzmir Büyükşehir Belediyesi konut mülkiyetinde, TÜRSAB işbirliğiyle 16.’sı düzenlenen TTI İzmir Uluslararası Turizm Fuarı ve Kongresi ile TTI Outdoor 2. Kamp, Karavan, Tekne, Outdoor ve Ekipmanları Fuarı Fairs A.Ş ve İZFAŞ kapılarını açtı. Birbirinden renkli etkinliklerin yer aldığı fuarda “Başkanlar Toplantısı” da düzenlendi. Moderatörlüğünü TÜRSAB Hukuk Müşaviri İlker Ülsever’in yaptığı oturumda; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya da konuşmacı olarak yer aldı.

Turizm eylem planını açıkladı
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, oturumda kesim için yaptığı çalışmaları anlattı. İzmir’in turizm eylem planı hakkında bilgi veren Lider Tunç Soyer, “Üç ana başlığımız var. Birincisi doğa ile uyum. İkincisi yerel ve dijital. Bu sözler çerçevesinde bir turizm eylem planı oluşturuldu. Sahip olduğumuz şey çok güçlü ve çok güçlü. Ne yazık ki bugün elimizde olan ve rakamlarla ifade ettiğimiz şeyler elimizdekilerle karşılaştırıldığında gerçekler çok zayıf kalıyor. Çok daha fazlasını yapabiliriz ama bunu yapamayız. Rakamlar birileri için övünülecek bir konu olabilir, ben öyle düşünmüyorum. Bu rakamlar elimizdeki potansiyele uygun değil” dedi.

“Bu sektör sadece ticari bir sektör değil”
Turizmi 12 aya çıkarmanın değerine işaret eden Lider Soyer, “Aksi takdirde sadece deniz, kum, güneş kelimelerine takılıp bu yüzden belli bir süreye hapsedilmiş bir grup insanla karşılaşıyoruz. Bunu genişletmek zorundayız. Bu nedenle bu harika Anadolu coğrafyasında çok daha fazlasını sunabiliriz. Bu segment sadece ticari bir şube değil. Kültürlerarası iletişim ve barış turizmi sunduğu için kullanılabilecek birçok araç bulunmaktadır. Kadim kültürümüzde, konut sahipliği dediğimiz ‘misafirperverlik’ hâlâ bozulmamış durumda” dedi.

Birlik vurgusu
Konuşmasında ekonomi ve ekoloji arasındaki istikrara dikkat çeken Soyer, “Ekonomi ve ekoloji arasında sadece ses benzerliği yok. Ekonomiyi ekolojiye karşı büyütemezsiniz. Ekonomiyi yok sayarak sadece ekoloji ile bir yere varamazsınız. Bu ikisi arasında güçlü bir bağ kurmak gerekir. Yerelin gücünü artırmak zorundayız. Planlama yetkisini artırmamız gerekiyor. Teknolojiyi çok daha doğru kullanmak zorundayız. Bizi birbirimizden ayıran sebeplerden çok birleştiren sebeplerin olduğunun farkına varmalı ve o sebepleri ön plana çıkarmalıyız. Birlikte çalışma kültürünü zenginleştirerek bu yolda ilerleyebiliriz. Bu nedenle şu an verilen rakamları yetersiz buluyorum. Çok daha fazlasını yapabiliriz. Tek yapmamız gereken dayanışma ve iş birliğini artırmak.”

“Ortak akıl oluşturmaya çalışıyoruz”
Önder Soyer, planlama ve sağduyu eksikliğinin eksiklik olduğunu belirterek, “Devlet tüccar olmamalı. Devlet dinlemeli. Ortak akıl oluşturmaya çalışıyoruz ve bir araya gelerek sektörü dinliyoruz. Birlikte karar almaya çalışıyoruz. Bu nedenle yurtdışında İzmir ofisleri açıyoruz. İzmir’i yerelde tanıtmak istiyoruz” dedi.

“Senden daha iyi bilenler var”
Kesim dinamiklerinin dinlenmediğini belirten Tunç Soyer, “’Planlamayı bilirim, yaparım’ diyorsunuz. Dünyada böyle bir şey yok. Senden daha iyi bilenler var. Dinlemelisin. Bu yapılırsa bütün milletin refahını artıracak bir kesime dönüşecektir. Devletin anne olacağı günleri bekliyoruz. Tüm çocuklarını şefkatle kucaklayan, onlarla bire bir mesafede duran, başını okşayan, onunla ilgilenen, geleceği için endişelenen, onun için ter döken bir anne olmasını istiyoruz. Ana şey olmadığı sürece tüm departmanlarımız zarar etmeye devam edecek.”

Yerel yönetimler için yetersiz takviyeler
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, yeni aldığı rakamlara göre bu yıl Antalya’yı 13 milyon 200 bin yabancı, 10 milyon 200 bin yerli turistin ziyaret ettiğini söyledi. Antalya’nın yerli turistlerin yanı sıra kentlilerle birlikte 26 milyon haneye ev sahipliği yaptığını anlatan Muhittin Böcek, yerel yönetimlere yetersiz destek verilmesini eleştirerek, “Turizm ve yerel yönetimlere verilen desteklerle ilgili sıkıntıları görüyoruz ve biz de destekliyoruz. üzülürler 26 milyona ev sahipliği yapıyoruz. Hava, su, altyapı, tedaviler dahil. Biz de karşılığında yerel yönetim olarak gelen 2 milyon 618 TL parayla hizmet vermeye çalışıyoruz.”

“Turizm sektörü siyaset üstü olmalı”
Turizmin politikası olmayacağını belirten Muhittin Böcek, “Turizm fabrikası olmayan bir bacadır. Turist şehrimize gelip oradan ayrılana kadar bunlardan biz sorumluyuz. Projelerimiz var. Turizmi 12 aya yaymak için çalışıyoruz. Sağlık ve spor turizmi üzerine çalışıyoruz. Kimse turizmi siyasete sokamaz. Bu alan siyaset üstü olmalıdır. Oy vermeyen herkesin belediye başkanıyız. Bakanlık da aynısını yapmalı. Ayrım gözetmeksizin herkes bir olmalıdır. Gelir-gider dengesini kurmak lazım” dedi.

“Tüccar bakanlığı imajından hepimiz bıktık”
TÜRSAB Yürütme Konseyi Başkanı Firuz Bağlıkaya, iç turizmin turizmin lokomotifi olduğunu belirterek, “İç turizmi güçlü olmayan ülkelerin turizminin çok da yeterli olmadığını dünyadaki örneklerden biliyoruz. Hala gitmemiz gereken uzun bir yol var. Ülkemizde gezilecek yerlerin bolluğuna baktığımızda dünyadaki diğer ülkelerin çok gerisinde kaldığımız aşikar. Turistlerin gezilecek yerleri olarak Fransa’da 15 bölge sayabilirsiniz ama Türkiye’de gittiğiniz her şehirde gezilecek çok yer var. tatlar var. Her bölgede bir şey kesinlikle öne çıkıyor. Türkiye’nin iç turizmde yapacağı çok şey var. İllerimize gelme sebebi oluşturacak bir etkinlik ekibi oluşturmak gerekiyor. Avrupa’da 8-10 fuar var. Hiçbir özelliği yoktur. İnsan neden Frankfurt’ta harcıyor? İş için. Ancak 10-12 fuarı ile çok önemli bir kapasiteyi yakalayıp önemli bir gelir elde ediyorlar. Bir yandan da altyapı bahislerinde hepimizden para topluyoruz, fuarlar düzenliyoruz, tribünleri bize geri satıyoruz. Tüccar bakanlığı imajından hepimiz bıktık. Bu klasik bir durum değil. Biraz da olsa devletin varlığını hissetmemiz gerekiyor” dedi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu